Heybeliada Gezi Rehberi | Adalar İçinde En Göz Kamaştıranı…

Sayfa İçerikleri
Büyükada ve Kınalıada’nın arasında bulunan Heybeliada, Prens Adaları’nın 2. en büyük ve en yoğun nüfusuna sahip olanıdır.
Adalar arasında yeşilliği en bol ve en göz kamaştırıcı olan bu ada yine Türk, Ermeni, Rum vatandaşlarını bünyesinde bulundurur.
Sokaklarından yayılan Yunan esintili şarkılarıyla gerek günü birlik, gerek konaklanmalı kısa ama ruhunuzu dinlendirebileceğiniz bir yerdir.
Ne zaman tercih edilmelidir sorusuna, Nisan- Mayıs aylarında ve sabahın sessizliğinde tadından yenmez diyebiliriz.
Tarihi başlangıcının ne zaman olduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte, araştırmalar tarihinin 800’lü yıllara kadar gittiğini öne sürüyor.
İmparatorluklar zamanında taht kavgaları sebebiyle yine prens ve prenseslerin sürgün yeri olan bu ada, birçok kez yağmalanmış ve İstanbul Fethi’nden sonra birçok resmi belgede adını duyurmuştur.

Yunanca da bakır anlamına gelen Halki adından sonra, adanın heybeye benzemesinden dolayı adı Heybeliada konmuştur.
Heybeliada, sokağı edebiyata taşıyan Hüseyin Rahmi Gürpınar’a, hem edebiyatçı hem de iyi bir matematikçi olan Aziz Nesin’e, Akşam şairi olan Ahmet Haşim’e, Heybeliada şairi olan Nejat Gülen’e bir zamanlar daha nice edebiyat üstatlarına da ev olmuştur.
Kınalıada, Prens Adaları, Plaj, Adalar Vapuru, İdo Seferleri, Mavi Marmara Vapur Saatleri
Peki, Heybeliada’ya Nasıl Gidilir?
İstanbul’a bağlı olan adaya İstanbul’un iki yakasından da ulaşım sağlanabilmektedir.
Beşiktaş, Eminönü, Kartal, Bostancı, Kabataş ve Kadiköy’ü başlangıç olarak seçebilirsiniz. İstanbul Deniz Otobüsleri’nin (İDO) Beşiktaş- Adalar seferi bulunmaktadır. Bir saat ara ile sabah 8’den akşam 8’e kadar birçok sefer bulunmaktadır.
Yine de gitmeden internetten sefer saatlerini kontrol edip de yola çıkarsanız sizin için iyi olacaktır.
Kartal’dan kalkan, adaya giden motorlar da bulunmaktadır. Motor, deniz otobüsü, vapurların sefer saatlerine bağlı kalmaksızın ulaşım sağlamak isteyenler için ise İstanbul’un birçok noktasından Deniz Taksi ile ulaşım sağlayabilirsiniz.

Heybeliada içi ulaşım ise maalesef ki hala faytonla sağlanmaktadır. Fiyatları da tur başı 80 TL civarı.
Adanın etrafını hiç durmadan 1 saat içinde dolaşabiliyorsunuz. Heybeliada’nın yeşilliği arasında kaybolmak, portakal ağaçlarının kokusunu içinize çekmek, sokak aralarındaki kitapçıları gezmek, geçtiğiniz yollardaki ahşap evlerin içine kendinizi koyup, hayallere dalmak varken, o güzel canlara kıymasak da yürüyüş yapsak biraz, oturmaya gelmedik sonuçta.

Yine de tabi ki tercih size kalmış.
Heybeliada’da Görülmesi Gereken Yerler…
Gel gelelim, sokaklarında Yunan şarkılarının esintisiyle, farklı türde inançlı insanların bulunduğu, yeşilliği bütün adalara fark atan bu adanın tadını daha çok alacağınız gezilmesi gereken yerler nerelerdir sorusuna?
Heybeliada Deniz Lisesi
Denizden adaya gelirken ilk göze çarpan yapıdan yani Heybeliada Deniz Lisesi’nden başlayalım.
Bu lise, 1773 yılında Mühendishane-i Bahr-ı Hümayun adıyla Kaptan-ı Derya Cezayirli Hasan Paşa tarafından Deniz harp okulu ile beraber Kasımpaşa Tersanesi’nde kuruldu.

Türk Tarihi’nin, Nazım Hikmet, Necip Fazıl, Seyfi Dursunoğlu diğer adıyla nam-ı değer Huysuz Virjin gibi güzel isimlerine eğitim verdi.
Gökçetepe Gezi Rehberi | Tabiat Parkı, Bungalowlar, Saroz ve Sıradışı Aktiviteler
245 yıllık bu tarihi yapı, yıllardır eğitim vermeye devam etmekteydi. 2016 yılında diğer askeri liselerle birlikte kapatıldı.
Tarihi bina ziyarete açıktır ama eğitime son verilmiştir.
Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi
Yine merkezinde bulunan en bilindik pastanelerinden olan Meltem Pastanesi’nin hizasındaki Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi.
Aya Nikola Kilisesi olarak da geçen bu kilise, Bizans kalıntılarının üzerine kurulmuştur. Ada halkı erkekleri genelde balıkçı veya denizci olduğundan denizlerin koruyucusu olarak Aziz Nikola’ya adanmış.

Aziz Nikola sadece Hristiyanların değil, Müslümanlarında koruyucuymuş. Bu yüzden Müslüman vatandaşlar Nikola’ya Murat Kaptan derlermiş. Kilisedeki sunağın yanında 1775’de ölen I.Samuel’in mezarı bulunur. Narteks’in önündeki ayrı bir yapı ise Aziz Paraskevi’nin kutsal çeşmesine ev sahipliği yapar.
Ortaca Gezi Rehberi |Dalyan, İztuzu Plajı, Sarıgerme Plajı, Aşı Koy, Tarihi Yerler
Kilisenin girişinde şu yazı bulunur. ‘Burası bir ibadet yeridir, müze değildir.’ Bu söz sonrası içeriyi görüp görmeme tercihini size bırakıyoruz.
Bir dönem Heybeliada’da yaşamış olan Nejat Gülen, Heybeliada hakkında birçok kitap yazmış. Ve bir kitabında Aziz Nikola Kilise’sinde 50 yıl papazlık yapmış, Yakamoz adlı bir papazdan bahseder. Papaz beyamcayı ayık gören olmamış ama ada halkı onu çok severmiş.
Aya Yorgi Uçurum Manastırı
Heybeliada’nın güneyindeki yamacında bulunan bu manastırın gerçek adı Hagios Gerorgios TouKremnouolarak geçmektedir. Uçurumun ucunda bulunan bu manastıra ulaşmak biraz ciğerlerinizi açsa da manastıra ulaştığınızda yorulduğunuza değecektir.
Büyükada’ya bakan bu manastırın ne zaman inşa edildiği tam olarak bilinememektedir. Ancak 16. Yy. sonlarında inşa edildiği düşünülmektedir.

Pembe renginde olan manastır, bulunduğu yer ile muhteşem bir manzaraya sahip. 1882 yılında çıkan yangın manastıra oldukça büyük zarar vermiştir. Günümüze sadece manastırdaki Rus eserleri gelmiştir.
Fethiye Gezilecek Yerler | En Uygun Fethiye Otelleri ve Pansiyonları
İstanbul’da gerçekleşen 18. Yy yayılan veba salgını sırasında İstanbul’da ki Rumların buraya sığındığı biliniyor.
Bey Yaakov Sinagogu
1940 yıllarında yaz aylarını Heybeliada’da geçiren Yahudi ailelerin sayısı çoğalınca ibadethane ihtiyacı doğmuştur. Sinagog oluşturulmadan önce yaz aylarına denk gelen dini bayramlar, bir Rum Okulu’nun salonunda kutlanmıştır.

1059 yılında zamanın İnönü Caddesi’nde bulunan Bozaldo Evi cumartesi günleri ve dini bayramlar için ibadethane olarak kullanılmaya başlanmış, sonrasında bugün ki Bet Yaakov Sinagogu’nun bulunduğu yer uygun yer olarak seçilmiş ve alınan yapım izniyle ibadet yeri, 1956’ da Pazar günü halka açılmıştır.
Kış ayları nüfusun azalmasından dolayı sinagog sadece cumartesi ve dini bayram günlerinde açılmaktadır. Yaz aylarında ise bu süre uzamaktadır.
İsmet İnönü Evi
İsmet İnönü geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle doktorlarının da dinlenme önerisiyle Heybeliada’da bu evi satın alır ve ailesiyle birlikte bu adaya yerleşir.
Evdeki eşyaların çoğu Mustafa Kemal Atatürk’ün hediyesidir.

Evin içerisinde; İnönü’ye ait fotoğraflar, kişisel eşyaları, ailesinin ve kendisinin kıyafetleri, üniformaları bulunur. Pazartesi günü hariç, halka açık bir müze halinde sergilenmektedir. Yaz aylarında evin bahçesinde çeşitli eğlence aktiviteleri de yapılmaktadır.

Gel gelelim cumhuriyet sanatçılarının önemli isimlerinden biri olan, Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi.
Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi
Yazar, 32 yılını burada geçirmiş ve burada vefat etmiştir. Küçük yaşta annesi öldüğünden teyzesi ve anneannesiyle yaşamıştır.
Gürpınar’ın el işlerine, örgü ve dantellere merakı belki de bu yüzdendir diyebiliriz. Oldukça tepe bir noktada bulunan bu ev, hala restore aşamasındadır. Tam olarak halka açılmamıştır.

İçinde yazarın el işleri, yazıları, kendi eliyle yaptığı resimleri, kişisel eşyaları ve kendi şahsi kütüphanesi bulunmaktadır. Uzaktan da olsa bu tarihi evi ve manzarasını görmeye değer.
Heybeliada Sanatoryumu
Mustafa Kemal Atatürk’ün isteğiyle 1924 yılında açılan ilk verem hastanesi.
1924-2005 yılları arasında hizmet veren sanatoryum, İsviçre’de bir sanatoryumdan ilham alınarak inşa edildi. Adanın güney tarafındaki Çam Limanı’na bakan tepede bulunuyor.

Başlangıçta 16 yatak kapasitesi olan bu tesis, sonrasında 660 yatak kapasitesiyle dev bir tesise dönüştü. Şair Ece Ayhan, İsmet İnönü, yazar Rıfat Ilgaz gibi isimlere de hizmet verdi.

Günümüzde bu tarihi tesis, kaderine terk edilmiş durumda. Harabe bir şekilde duruyor.
Ümit Tepesi (Ruhban Okulu)
Dünyadaki eski eserlerin bulunduğu, en büyük 3. kütüphanesini içinde bulundurduğu Ruhban okulu, kütüphane alanıyla ziyaretçilerine açıktır.
Daha çok teoloji ve din eserlerini bünyesinde barındırıyor.

1971 yılına kadar 127 yıl eğitim öğretim alanında çalıştı ve bine yakın öğrenci mezun etti. Herhangi bir Türk ilahiyat fakültesine bağlanmamasından dolayı 1971 yılında kapatıldı.
Mezun ettiği binlerce öğrenci sayesinde çoğu ülkenin papaz ihtiyacını karşıladı. Okula girdiğiniz zaman gıcırdayan ahşap zemini ve eşyaları, sınıfların içindeki siyah sıraları, uzun koridorları ve manzarasıyla; geçmiş ve ezoterik havasıyla büyülenebilirsiniz.

Görülmesi gereken tarihi yapılardan bahsetmişken, bir de Heybeliada iskelesi başlangıç olacak şekilde sağ yönünden sapmadan 400 metre yürüyüp ulaşacağınız Değirmenburnu Mesire Yeri’nden bahsedelim.
Değirmenburnu Mesire Yeri
Piknik yapmak için oldukça uygun bir yer. Mesire yerine ulaşmak için yemyeşil ağaçların etrafınızı sardığı, birazcık uzun bir yoldan yürüyorsunuz.

Giriş ücreti oldukça makul fiyatta. Mesire yerinin içinde küçük bir büfe ve WC bulunuyor. İster mangalınızı yapabileceğiniz, ister evinizde hazırlayıp piknik sepetinizle gelebileceğiniz bir yer. Bu alanda masalar bulunuyor. Erken saatlerde gitmenizi öneririz. Aksi halde yer bulmak biraz güç.
Mesire yerinde küçük kale gibi bir yapı var. Bol bol fotoğraf çekebileceğiniz, manzarasını sevebileceğiniz bir yer.
Heybeliada’da Denize Girilecek Yerler
Alman Koyu
Başlangıçta Alman Koyu ile başlamak istiyoruz.
Uzun ve zahmetli bir yoldan yürüyorsunuz ama yürüdüğünüze değiyor. Açık denize açıldığı için tertemiz bir deniz, koyda bulunduğundan oldukça güvenli ve plajı taşlık.

Plaja giriş ücreti alınmıyor ancak WC kullanımı, şezlong, şemsiye olanakları ücretli.
Akvaryum Koy
Koylardan başlamışken Akvaryum Koy’ undan devam edelim. Dopal Park içerisinde yer alıyor. Ada meydanından Halki Palasyönünde patikadan düz inildiğinde ulaşılabiliyor. Saklı bir koy.

Plaj zemini kum ve midye kabuklarından oluşuyor. Plajın yanında bulunan midye yapan salaş restoranda taze taze midyenizi yiyebilirsiniz.
Aqua Green Beach Club ve Ada Beach Club
Adanın oldukça tercih edilen beachlerinden. İçlerinde bulunan balık restoranlarıyla, yiyecek içecek servisleriyle ve giriş ücretinin içinde bulunan olanaklarıyla sevilen yerlerden ama ücret bakımından biraz ortalamanın üstünde.

Bu beachlere ulaşım Heybeli İskelesi’nden ücretsiz teknelerle sağlanabiliyor.

Peki, Heybeliada’ya gelmişken; adaların olmazsa olmazı güzel deniz mahsullerinden yemeden mi dönelim?
Yeme-İçme
Farklı Bir Yer Restaurant
Rıhtım’da meydana oldukça yakın olan bu restoran, oldukça salaş ve açık alanda bulunuyor. Balık, ızgara daha birçok seçeneğiyle tercih edebilirsiniz. Tatlınızı da burada yiyebilirsiniz.

Heybeliada Mavi Restaurant
Ege konseptiyle size farklı bir atmosfer sağlıyor.

Heybeli Çardak Restoran ve Halki Restoranı
Balık lezzetleri için tercih edebilirsiniz.
Değirmenburnu Restaurant
Heybeliada Değirmenburnu Mesire Yeri’nden bahsetmişken, içinde bulunan bu yerin fazlasıyla manzarasının tadını çıkarabileceğiniz Değirmenburnu Restaurant’ını da söyleyebiliriz.

Meltem Pastanesi
Kahvaltı için, hemen iskeleden indiğinizde karşınıza çıkan en bilinen Meltem Pastanesi’nde kahvaltınızı yapabilirsiniz. Kahvaltısı haricinde Alman Pastası oldukça seviliyor, bunu da dipnot olarak bırakalım.

Erguvan Ev Yemekleri
Erguvan Ev Yemekleri Restaurant’ını da öğlen vakitlerinde tercih edebilirsiniz.
Günübirlik gezdiniz ama ayrılmak istemiyorsunuz veyahut hava şartları nedeniyle seferler iptal oldu.
Halki Palas Otel
Konaklama olarak; Halki Palas Otel’i en çok tercih edilenler arasında. Bu pembe görkemli yapı, eski bir konak.

Perili Köşk
Perili Köşk Consept Hotel, biraz ortalamanın üstünde lüks bir otel, deniz manzarasını sevebilirsiniz.

Özdemir Pansiyon, Yalı Pansiyon, Selanikli Pansiyon
Özdemir Pansiyon, Yalı Pansiyon ve Selanikli Pansiyon biraz daha ortalama fiyatlara sahip pansiyonlar. Konseptleriyle oldukça içinizi açacak ve gecenizi geçirmek isteyeceğiniz tesisler.

1- Heybeliada otellerini Trivago üzerinden inceleyebilirsiniz.
2- Heybeliada otellerini jolltur üzerinden inceleyebilirsiniz.
3- Heybeliada otellerini tatilsepeti üzerinden inceleyebilirsiniz.
4- Heybeliada otellerini etstur üzerinden inceleyebilirsiniz.
Bu tesisler genel iskeleye yakın konumlarda bulunuyorlar. Kahvaltı seçenekleri de bulunuyor. Özdemir Pansiyon’da akşam eğlencesi de bulunuyor.

Dipnot: Konaklama seçeneklerinin içinde kamp yapılabilecek alanlardan maalesef ki bahsedemiyoruz. Heybeliada, Büyükada ve Kınalıada pek de kamp yapabilmek için elverişli değil. Eğer adalarda kamp yapmak gibi bir isteğiniz varsa Burgazada koylarıyla sizin için en uygunu olacaktır.